Fener’liler Avrupa Sakatı, Ama Kalpleri Şampiyon!…
Gürcan Bilgiç’in deyimiyle Fenerbahçe maçı “Neler oluyor ya?” dedirtecek şekilde açtı. Kasımpaşa bir sağdan bir soldan pozisyonla Fener’in kafasını karıştırırken Fred sahneye çıkıp, En Nesryi’yi gördü ve gol geldi. Fenerbahçe Mourinho’nun “Savunma candır” taktiğini hatırladı, topu yanlara o kadar dolaştırdı ki santrforlar kış uykusuna yatıyordu neredeyse. Kasımpaşa’nın ensede hissettirdiği baskıyı, teknik direktörün “Gol, gol” şarkısıyla savuşturdu Fener.
İkinci yarıda Dzeko, sahaya adım attığı an çubuklu formayla “Nereye gideceğimi ben bilirim” edasıyla oynadı; bir asist, bir şut, bir de pas ile maçı bitirdi. Kadıköy tribünleri sanki Galatasaray’a karşı oynuyormuş gibi izlediler maçı. Fener’in makinesi, Avrupa’dan yorgun dönse de, bu sezonun “Şampiyonlar Ligi Rödovansı”nı akıllarda canlandırıyor.
Emre Bol’a göre Mourinho malzemeyi idareli kullanmak zorundaydı, Mertler sahada maç kondüsyonunu ararken, diğer oyuncular yorgunluğu omuzladı. Dzeko oyuna girince Fenerbahçe adeta enerjik bir genç oldu; asistle orta sahadan ses getirdi. “Eski forvet, yeni asistçi!” diyerek Dzeko’ya jest, Anderlecht maçını unut da G.Saray’a odaklan! Mustafa Çulcu ise hakem Ali Şansalan’ı tebrik ederken “Ne kadar aradan sonra böyle sorunsuz maç yönetti bravo” diyerek Şansalan’ı sahada Oscar’a aday gösterdi!
Her şey bir yana, En Nesryi’nin gol şovuyla tribünler bu maçı da şov gibi yaşadı, mükemmel fizik kapasitesiyle Fenerbahçe durdurulamaz oldu! Bu baskıya ancak, Kasımpaşa’nın inatçılığı vardı ama Fenerbahçe ne inat bıraktı ne de umut! Hakem Ali’nin bile gerginliğini yatıştırmayı başaran Fenerbahçe, bu sezonun en renkli anılarından birini daha eklemiş oldu.